İŞE İADE DAVASI
‘İşe iade davası’ açma hakkı, 4857 sayılı İş Kanunu’nda düzenlenmiştir. İşveren tarafından geçerli ve haklı bir nedene dayanmadan fesih yapılmasını engelleme amacıyla düzenlenmiştir. İş akdi feshedilen işçi, fesih bildiriminde neden gösterilmediği ya da gösterilen sebebin geçerli bir sebep olmadığı gerekçesi ile işe iade davası açabilecektir. İşe İade davasının iş akdini feshedildiği tarihten itibaren 1 ay içinde açılması gerekmektedir.
4857 sayılı İş Kanunu’nun 18’inci ve davamı maddelerinde düzenlenmektedir. Buna göre, işyerinde otuzdan fazla işçi çalışmalı, işçinin belirsiz süreli iş sözleşmesi ve en az altı aylık kıdemi olması gerekmektedir.
7036 sayılı İş Mahkemeleri Kanunu’nun yürürlüğe girmesi ile birlikte işe iade talebiyle açılan davalarda arabuluculuğa başvurmak zorunlu dava şartı olarak düzenlenmiştir. 2018 yılından itibaren açılacak işe iade davalarında arabulucuya başvurulması gerekmektedir. Son tutanağın düzenlendiği tarihten itibaren iki hafta içinde İş Mahkemelerinde İşe İade davası açılması gerekmektedir.
İŞE İADE DAVASI AÇILABİLMESİ İÇİN GEREKLİ ŞARTLAR:
- İşçinin işe iade davası açabilmesi için İş güvencesi kapsamında (4857 sayılı kanunun 18. Maddesi) çalışan bir işçi olması gerekmektedir.
- İşçinin işe iade davası açabilmesi için İşçi işveren arasında belirsiz süreli iş akdi olması gerekmektedir.
- İşçinin işe iade davası açabilmesi için İşverene ait işyerinde en az otuz işçinin çalışıyor olması gerekmektedir. İşverene ait birden fazla iş kolunun olması veya şubelerinin olması halinde buradaki çalışan işçi sayıları da hesaba katılacaktır.
- İşçinin işe iade davası açabilmesi için işverene ait işyerinde en az 6 ay çalışması gerekmektedir. İşveren ait farklı iş kollarında ya da şubelerde çalışmış olması önem arz etmeyim hesaba katılacaktır.
- İşçinin işe iade davası açabilmesi için iş akdinin feshi geçerli bir sebebe dayanmamalıdır.
İŞE İADE DAVASININ KAZANILMASI HALİNDE SONUÇLARI:
İşe iade davasının kazanılması halinde, kesinleşen kararın işçiye tebliğinden itibaren 10 iş günü içinde işveren başvurulması gerekmektedir. Usule uygun başvurudan itibaren bir ay içerisinde işçinin işe başlatılması gerekmektedir. İşveren tarafından Bir ay içerisinde ise işçinin işe başlatılmaması halinde ise; İşveren, işçiye en az dört ve en çok sekiz aylık brüt ücreti tutarında tazminat ödemekle yükümlü olacaktır. Bu hesaplama mahkeme sürecinde bilirkişi tarafından hesaplanmaktadır.
İşçilik alacakları ve tazminatlar, işe iade davasında kazanılan haklardan farklıdır. İşçinin; işçilik alacakları, kıdem tazminatı, ihbar tazminatı ve diğer yasal hakları ayrı bir dava ile talep edilebilecektir.
TARAFIMIZCA YÜRÜTLEN İŞE İADE DAVALARINDA ALINAN EMSAL MAHKEME KARARLARI
- İŞÇİ LEHİNE MAHKEME KARARLARI
Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi’nin 2020/1032 E., 2020/1331 K. sayılı İlamı;
‘ … Fesihten sonraki 1 aylık hak düşürücü sürede arabuluculuk yoluna başvurulduğu, anlaşamama tutanağının düzenlenmesinden sonraki 2 haftalık sürede dava açıldığı, iş yerinde çalışan sayısının 30’dan fazla olduğu, davacının kıdeminin 6 aydan fazla olduğu, davacının işveren vekili veya işveren vekili yardımcısı olmadığı, sözleşmenin belirsiz süreli olduğu, dava şartlarının gerçekleştiği anlaşılmıştır. …
… davalılar arasında 4857 S.Y.nın 2. maddesi kapsamında geçerli bir asıl işveren alt işveren ilişkisi olduğu, muvazaa kriterlerinin somut olayda gerçekleşmediği, davalı …… ile dava dışı alt işverenler arasındaki ilişkinin muvazaalı olmadığı anlaşılmıştır (Yargıtay 7. Hukuk Dairesi’nin 2013/23916 Esas-22377 Karar ve Yargıtay 22. Hukuk Dairesi’nin 2015/32716 Esas -35405 Karar sayılı ilamları). …
… davacının iş akdinin davalı ………… şirketi tarafından feshedildiği, davacının ihaleyi alan şirkette işe devam etmediği, fesih bildiriminin yazılı olarak yapılmadığı, yazılı şekil şartına uyulmadığından fesih işleminin geçersiz olduğu anlaşılmıştır.
Davalılar arasında geçerli asıl işveren alt işveren ilişkisi olduğundan davacının alt işverene iadesinin gerektiği, davalı ………. asıl işveren olarak işe iadenin mali sonuçlarından diğer davalıyla birlikte müştereken ve müteselsilen sorumlu olduğu,Sonuç olarak, yukarıda açıklanan nedenlerle davalı …….. istinafının muvazaa yönünden kabulü ile HMK.nun 353/1-b.2 maddesi gereğince ilk derece mahkemesi kararın kaldırılarak düzeltilmesi gerekmiştir. ‘
Mahkeme ilamında alt işveren ilişkisinin olması halinde her iki şirketin müteselsil sorumluluğunun olduğu yönündedir.
- İŞVEREN LEHİNE MAHKEME KARARLARI
- Bakırköy 25. İş Mahkemesi 20217/402 E., 2018/372 K. sayılı ilamında; davacı tarafça davalı işverenin zorlama ve baskıları sonucu dayatılan ikale sözleşmesini imzalayarak işten ayrılmak zorunda kaldığından bahisle haksız şekilde işten çıkarıldığı gerekçesiyle işe iade davası açmış ise de; dosya kapsamına sunulan ve imzasına ve içeriğine itiraz edilmeyen 04.07.2017 tarihli ikale sözleşmesi ile davacının işten ayrıldığı açık olup, her ne kadar davacı tarafça ikale sözleşmesinin baskı ile imzalandığı iddia edilse de ikale sözleşmesinin zorla ve baskıyla imzalatıldığına ilişkin somut bir delil bulunmadığından davacının kendi rızasıyle ikale sözleşmesini imzladığı anlaşılmış, davacının yaptığı iş ve eğitim düzeyi ile dinlenen tanık beyanları dikkate alındığında baskı ve zorlama ile sözleşmenin imzalatıldığına dair davacı tarafça başka somut bir delil de dosyaya sunulmadığından davacının rızasıyla ikale sözleşmesini imzalayarak işten ayrıldığı sabit olup davalı işveren tarafından yapılmış bir fesih bulunmadığından davacı tarafça açılan işe iade davasının haksız olması ve davacının baskı ve zorlama iddalarını ispatlayamaması nedeniyle açılan işe iade davasının haksız olması ve davacının baskı ve zorlama iddialarını ispatlayamaması nedeniyle açılan işe iade davasının reddine dair oluşan vicdani kanıya göre davanın reddine dair karar verilmiştir.
- Diyarbarkır 3.İŞ Mahkemesi 2017/1010 E., 2019/89K.sayılı ilamı;’ işletmenin, işyerinin veya işin gerçeklerinden kaynaklanan sebepler; sürüm ve satış olanaklarının azalması, talep ve sipariş azamlası, enerji sıkıntısı, ülkede yaşanan ekonomik kriz, pkanunda genel durgunluk, dış Pazar kaybı, ham madde sıkıntısı gibi işin sürdürülmesini olanaksız hale getiren işyeri dışından kaynaklanan sebeplerler yeni çalışma yöntemlerinin uygunlanması, işyerinin daraltılması, yeni teknolojini uygulanması, işyerinin bazı bölümlerinin kapatılması ve bazı iş türlerinin kaldırılması gibi işyeri iç sebeplerdir.
Davalı şirketin aldığı işletmesel kararla güvenlik departmanının kapatılmasına karar verilmiştir. Bu karar doğrultusunda ilgili departmanda çalışan tüm işçilerin işten çıkarıldığı anlaşılmıştır. Dolayısıyla yapılan fesih işletmesel sebeple ve geçerli nedenle yapılmıştır.
Mustafa Batuhan AYDEMİR, 1994 yılında Ankara’nın Çankaya ilçesinde doğmuştur. İlk ve Orta Öğretimini Özyurt İlköğretim okulunda eğitim görerek tamamlamıştır. Lise eğitimini Sancak Anadolu Lisesi’nde tamamlamıştır.
2018 yılında Atılım Üniversitesi’nde Hazırlık eğitimini tamamlamıştır.
